Fırat, çok sevdiği eşi Melisa'nın kaybının ardından derin bir acı ve hüzün içerisinde hayata devam etmek zorunda kalır ve oğlu Can ile baş başa kalır. Artık geriye sadece oğlu Can kalan Fırat, onun için güçlü durması gerektiğinin farkındadır. Bunun için ise artık kendini toparlamaya ve tüm ilgi ve odağını oğluna yönlendirmeye karar verir. Melisa'yı asla unutmama yemininde bulunan Fırat ve Can, bu ağır kaybın gölgesinde kendilerine yeni bir dünya yaratmaya karar verirler. Birbirlerinin yasını tutan bu baba-oğul, zamanla birbirlerine daha da yakınlaşır ve dost olurlar.

Fırat, oğluyla hem bir ev arkadaşı hem de baba-oğul olarak hayatlarını sürdürmeye çalışırken, Melisa'nın vefatının üzerinden bir yıl geçer. Bu zorluklarla dolu bir yılın ardından Fırat'ı beklenmedik bir sürpriz beklemektedir. Bir dizi tesadüf sonucu karşısına çıkan bir kadına aşık olan Fırat, hiç ummadığı bir durumla yüz yüze kalır. Artık, bu baba-oğulun hayatına yeni birinin girmesinin vakti gelmiş ve bu durum, Fırat ve Can'ın ilişkisine farklı bir boyut kazandıracaktır.