Altan, eşinin ölümünden sonra oğlu Can ile birlikte hayatın zorluklarına dayanabilecekleri küçük bir dünya kurmuştur. Altan, herhangi bir zor duruma düştüklerinde bile bunu bir oyun haline getirebilen ve en trajik anlarda bile çevresindekileri güldürebilen bir baba olarak bilinir. Altan, belediyede çöpçü olarak çalışırken, İstanbul’un varlıklı semtlerine komşu bir gecekondu mahallesinde oğlu Can ile yaşamaktadır. Can’ın dünyası ise çizgi romanlarla doludur. Bir gün Can’a dördüncü evre kalp yetmezliği teşhisi konması, Altan’ın dünyasını altüst eder. Can’ın tek umudu kalp naklidir ve onun yaşındaki bir çocuk için donör bulmak oldukça zordur. Bundan sonra Altan’ın yapabileceği tek şey, Can’ı mutlu etmek ve moralini yüksek tutmaktır. Altan, Can’ı mutlu etme yolunu çizgi romanlarda bulur.